Doğumun başladığı nasıl anlaşılır?

Bir anne adayı 9 aylık sürenin ardından doğum yaklaştıkça heyecanlanır. Doğumun ne zaman başladığı, hangi belirtilerin doğumun başladığı anlamına geldiğini sürekli olarak sorgulamaya başlar.

Aslında doğumun başladığına ya da daha biraz zaman olduğuna ilişkin işaretler birbirinden farklıdır. Bunları tam olarak tespit etmek, anne ve tabii ki yakınları için büyük bir kolaylık sağlayacaktır. Peki doğumun başladığı nasıl anlaşılır?

Bebeğin doğumuna biraz daha zaman olduğuna ilişkin belirtiler;

Yuva hazırlama: Ev hazırlığı yapmak her anne için doğal bir içgüdüdür. Bu dönemde anneler yeni gelecek bebekleri için evde çılgınca hazırlık yapmaya başlar. Bu her şeyi yıkamak ve ütülemek olabileceği gibi, yerleri diş fırçasıyla temizlemek de olabilir. Hamile anneler, yuvalarını hazırlama içgüdüleri geldiğinde akıl almaz şekilde aşırılıklara gidebilirler.

Araştırmalar bu tür davranışların gerçek olduğunu ve aslında bir koruma fonksiyonu yerine getirdiğini belirtiyor. Bu davranış, gelecek bebek için güvenli ve temiz bir mekan hazırlama ihtiyacından kaynaklanıyor. Ancak yuva hazırlama içgüdüsü aktif hale geçince, bu doğumun yaklaştığı anlamına gelmiyor. Bazı anneler, yuva hazırlamayı tüm hamilelikleri boyunca yapabilirler. Bazıları doğumun yaklaştığı dönemlerde bunu yapar.

Bebeğin pelvis bölgesine düşmesi: Anneler doğuma hazırlanırken, bebek rahimden pelvis bölgesine inecektir. Bu iniş anneye, göğüs ve karın kısmında bir rahatlama hissettirir. Bebeğin pelvis bölgesine inmesi iyi bir işaret olsa da, bu doğumun o gün, ertesi gün ya da o hafta içinde olacağına işaret etmez.

İlk kez anne olacak kadınlarda bebek doğuma haftalar kala pelvis bölgesine inebilir. Ancak ikinci ya da üçüncü bebeklerini dünyaya getirecek olan anneler bunu hissetmeyebilir.

Rahim ağzında genişlemenin başlaması: Birçok kadında rahim ağzındaki genişleme doğumdan birkaç hafta önce başlayabilir. Kimilerinde ise bu doğuma birkaç saat kala gerçekleşir. Ancak kadınların çoğunluğunda rahim ağzındaki genişleme doğum başlamadan kısa süre önce yaşanır. Bu nedenle erken bir dönemde rahim bölgesine ilişkin kontroller yapılması çok gerekli değildir. Ancak buna yine doktorunuzla karar vermelisiniz.

Enerji patlaması yaşamak: Tıpkı yuva hazırlama iç güdüsü gibi birçok kadın doğum başlamadan önce enerji patlaması yaşar. Ancak bu enerji patlaması da doğumun başladığına ilişkin kesin bir işaret değildir. Ancak bu enerjinizi kendinizi aşırı şekilde yormadan, bebeğiniz eve gelmeden önce tamamlamak istediğiniz bir projeyi bitirmek için kullanabilirsiniz. Tabii ki bu enerjinin bir kısmını doğuma saklamakta fayda var.

Doğumun yakında başlayacağını gösteren belirtiler;

Bu işaretleri almaya başladığınızda doğum için geri dönülmez aşamanın geldiği anlaşılmalı. Ancak doğumun iki saat içinde mi, yoksa iki gün içinde mi olacağını kimse bilemez. Fakat hazırlıklı olmakta fayda var.

İshal olmak: Düz kasları uyarıcı ve özellikle uterus kasılmalarını başlatıcı etkiye sahip olan ve yağ asidi ve türevlerinden ibaret bir bileşikler grubu olan prostaglandin, rahim ağzının yumuşaması ve rahmin kasılması için salgılanmaya başlanır. Prostaglandinler aynı zamanda bağırsakların da kasılmasına neden olur. Bu da hamile kadınların doğuma giden günlerde ishal olmaları ya da sık bağırsak hareketleri yaşamasını sağlar. Bu aslında iyi bir işarettir çünkü doğum öncesi bağırsaklarınız temizlenmiş olacaktır. Aslında bağırsakların temizlenmesi doğumun ilk gerçek işareti sayılmalı. Kısa süre içinde doğumun başlayacağı söylenebilir.

Müköz tıkacın vücuttan ayrılması: Hamilelik boyunca servikal kanalı doldurarak ona tıkaç görevi yapan koyu mukus kitlesi, rahim doğum için hazırlanırken yerinden ayrılarak dışarı atılabilir. Kimi kadınlar bunu farketmeyebilir. Bu tıkacın vücuttan atılması iyi bir işarettir ve doğumun yakında başlayacağını gösterir. Ancak doğumun başlaması yine birkaç günü alabilir.

Doğumun başlama belirtileri ;

Suyun gelmesi: Hamile kadının suyunun boşalması doğumun başladığının işaretidir. Doğum sancıları başladıktan kısa süre sonra su boşalır. Doğum sancılarından önce suyu boşalan kadınların oranı sadece %10-%20'dir. Bazı kadınların suyu doğum için itme aşaması başlayıncaya kadar patlamayabilir. Ancak unutulmaması gereken şey, kadınların çoğunun amniyo sıvısını aşırı şekilde boşalmayabileceğidir. Bunun yerine hafif bir sızıntı ve küçük kasılmalar hissedebilirsiniz. Ancak suyun patladığından emin değilseniz ya da idrar kaçırmış olabileceğinizden şüpheleniyorsanız bile hemen doktorunuzla konuşmalısınız.

Sancılar artar ve arası sıklaşır: İlk kez doğum yapacak anne adayları için gerçek doğumun ne zaman başladığını bilmek kolay olmayabilir. Gerçek doğum sancıları hareket ettiğinizde, pozisyon değiştirdiğinizde ya da su içtiğinizde geçmez. Kesin anlamak için, sancı varken hareket edin, oturma pozisyonunuzu değiştirin ya da su için. Ağrı geçmiyorsa doğum kasılmalarınız başlamış demektir. Gerçek doğum sancıları ise birbirine çok yakın gelir ve uzun, güçlü olurlar. Hareket etmek, su içmek, oturma pozisyonu değiştirmek bu sancıları kesinlikle geçirmez.

Bazen doğumu sancıları beklediğinizden uzun sürebilir. Ancak inanın, bebeğiniz geleceği doğru zamanı çok iyi bilecektir. Bebeğiniz gelene kadar mümkün olduğunca derin derin nefes alın, doktorunuzu ya da hemşirenizi dinleyin ve mümkün olduğunca dinlenmeye çalışın.