Kafein düşük riski oluşturabilir
Bilim adamları son gerçekleştirdikleri araştırmada kafein kullanımı ile hamilelikle yaşanan düşükler arasında yakın bir ilişki olduğunu ortaya koydu. Araştırmanın ilginç bir bulgusu da, erkeklerin yiyecek alışkanlıklarının çocuk sahibi olmada etkili olduğu.
Kadın ve erkeğin, çocuk sahibi olmak istedikleri dönemde aşırı kafein tüketmeleri, erken dönem düşük riskini büyük oranda artırıyor. Hamilelik öncesinde kadın ve erkek kafein içeren enerji içecekleri, kolalı içecekler ve kahveyi günde 3 bardaktan fazla içmesi, düşük riski, aşırı kafein tüketmeyenlere göre 2 kat artırıyor. Araştırma erkeklerin yeme alışkanlıklarının da doğurganlığı etkilediğini ortaya koymuş durumda.
ABD Ulusal Çocuk Sağlığı ve Gelişimi Enstitüsü tarafından yapılan araştırmaya göre, hamilelik öncesi ve hamilelik sırasında vitamin kullanan kadınların düşük oranı %50 azalıyor.
Araştırmaya katılan 344 çift tüketilen her kafeinli içeceği not etti. Amaç, kadınların nasıl hamile kaldıklarını ve hamileliklerini nasıl sürdürdüklerini ortaya çıkarmaktı. 344 çift arasında 98 düşük belirlendi. Bu da %28'lik bir orana denk geliyor. 35 yaş üstündeki kadınların genç anne adaylarına göre %50 oranında düşük riski taşıdığı zaten bilinen bir gerçek. Ancak günde 3 fincandan fazla kafeinli içecek tüketen kadınlarda düşük riskinin %74'e yükseldiği de belirlendi. Uzmanlar, hamilelik süresince az miktarda kafein tüketmenin sorun yaratmadığına dikkat çekiyor.
Araştırmada ortaya çıkan iyi sonuç ise hamilelik öncesi ve hamilelik sırasında vitamin kullanımının gerçekten işe yaradığı. Vitamin kullanımının düşük riskini büyük oranda azalttığına dikkat çekiliyor. Bu nedenle hamile kalmaya karar vermiş anne adaylarının folik asit ve B vitamini kullanımını artırmaları, alkol ve sigara tüketimini ise bırakmaları öneriliyor. Tabii ki tüm vitaminler güvenli değil. Bu nedenle doktor tavsiyesiyle vitaminin kullanılması gerekiyor.
Araştırma, hamileliklerde %25-30 oranında düşüklere rastlanmasının sık görülen bir durum olduğunu da ortaya koyuyor. Tüm bilimsel araştırmalarda olduğu gibi, bu araştırmanın da ileride yapılacak daha büyük araştırmalara zemin hazırlayacağına dikkat çekiliyor.